25 Haziran 2020 Perşembe

Smoothie tarifi

Smoothie meyve suyu ile meyve püresi kıvamda bulunan, hem lezzetli hem doyurucu içecek.



Smoothie meyve suyu ile meyve püresi kıvamda bulunan, hem lezzetli hem doyurucu içecek.
Normal 0 21 false false false MicrosoftInternetExplorer4
Sıcak yaz günlerinde serinlemek için hafif ve sağlıklı bir içecek arıyorsanız, size önerim evde  de kolaylıkla hazırlayabileceğiniz smoothie'ler olacak. Her çeşit meyveyle hazırlayabilirsiniz. İşte sizlere birkaç çeşit smoothie tarifi...
 
Muzlu smoothie
Malzemeler
 
2 su bardağı süt

2 orta boy muz

100 gr yoğurt

1 çorba kaşığı bal

Yarım çay kaşığı tarçın

Buz parçaları

 
Yapılışı
Muz dilimleri, bal, tarçın, yoğurt ve sütü aynı anda blenderda çırpın. Karışıma bal ve en son olarak buz parçalarını ekleyin. Bal yerine 1 tatlı kaşığı pekmez de ekleyebilirsiniz. Yumuşak kıvamlı bir içecek elde edinceye kadar karıştırın. İsterseniz rendelenmiş çikolata ile süsleyebilirsiniz.
 
Çilekli Malzemeler
1 su bardağı yağsız yoğurt

6-7 küp buz

1 paket vanilya

2 su bardağı çilek

2 yemek kaşığı toz şeker

 
Yapılışı
Yoğurt, vanilya ve şekeri blenderda çırpın. Yıkanmış ve sapları temizlenmiş çilekleri ekleyip pürüzsüz bir hale gelinceye kadar karıştırın. Buz küplerini ilave edin ve iyice karıştırın. Karışımı bardaklara paylaştırın ve üzerlerini çilek dilimleri ile süsleyerek servis yapın.
 
Kivili smoothie
Malzemeler
3 kivi

1 su bardağı yeşil üzüm

3 dilim kavun

1.5 su bardağı buz

 
Yapılışı
Kivi, üzüm ve kavunu mutfak robotundan geçirerek püre haline getirin. Buz ekleyip 1 dakika daha karıştırın ve soğuk servis yapın. Kivili smoothie artık hazır, afiyet olsun.
 
Haber: Aslıhan Karagöz
 



56fc1838fe144bab95c752327769b034

Burçların en çok söylediği yalanlar

Yalan söylemek pek çok kişinin köşeye sıkıştığında başvurduğu bir şey olabilir. Kimisi beyaz yalanlarla durumu kurtarırken kimisi de bir yalan içinde yaşamayı tercih edebilir. Burçlar nasıl yalanlar söylüyor merak ediyorsanız bu yazımıza göz atmanızı öneririz.

Koç

Söylediği yalanlar genellikle yaptığı ve yapmadığı şeylerin üzerine olur. Bir rapor hazırlama işini üstüne aldıysa ve yetiştiremediyse, ben hazırlarım demedim diye işin içinden sıyrılabilir. Ya da yanlışlıkla misafirlikte kırdığı bir şeyi kimse görmeden bir köşeye sıkıştırıp sorulduğunda da benim haberim yok diyebilir. Arkadaşlarıyla çıktığı bir akşam sevgilisine evdeyim yalanı da söyleyebilir. Beyaz yalanlar gibi görünse de zaman zaman tehlikeli olabilir.


Boğa

Boğaların söylediği en büyük yalan "ben yalan söylemem"dir. Rahat bir mizaca sahip olduklarından ve içlerinden nasıl geliyorsa öyle davrandıklarından genellikle yalan söylemeye ihtiyaç da duymazlar. Ama bazen anlattıkları öyküleri biraz abartmayı severler. Ama sorduğunuzda asla yalan söylemediklerini de biraz abartarak anlatacaklardır.


İkizler

İletişim konusunda son derece başarılı olan ikizler burcu en büyük yalanları kendilerine söylerler. Bu konuda artık daha fazla konuşmayacağım dedikten sonra 3 gün daha aynı konuyu ballandıra ballandıra anlatabilir.


Yengeç

Yengeçler özleri itibariyle hassas ve kırılgan bir yapıya sahiptiler. Bu nedenle söyledikleri yalanlar da bu yapılarına dair olur. Genellikle "yok ya alınmadım" dedikten sonra uzun süre size soğuk davrandığına şahit olabilirsiniz.


Aslan

Özgüvenleri ve egoları çok güçlü olduğundan en büyük yaraları da bu alanda olur. Gururları incinmesin diye de en çok bu alanda savunma mekanizması geliştirirler. Uzaktan gördüğünüz bir aslan kendi ile çok barışık ve biraz da havalı görünebilir. Hatta zaman zaman "kendimle ilgili sevmediğim hiç bir şey yok" dediklerine bile şahit olursunuz. İşte bu büyük bir yalandır.


Başak

Zodyak grubunun komplike yalan söylemeye en müsait burcudur. Hem zeki hem de çok detaycı olduklarından söyledikleri yalanları yakalamanız zor olacaktır bu yüzden sizde hiç yalan söylemiyormuş izlenimi uyandırabilirler. Ama hayatları hakkında söyledikleri birçok şey yalan olabilir dikkat edin deriz.


Terazi

Karar vermekteki başarısızlıkları hayatlarını zora sokmaya neden olabilir. Bu nedenle durulmaları da pek kolay değildir. Çok az teraziyi kendilerini yanlarındakine adamış ve mutlu görürsünüz. Bu nedenle söyledikleri yalanlar genellikle "bağlanmak beni çok korkutmuyor" şeklinde beyanlardan oluşuyor olabilir.


Akrep

Akrep burcunun söylediği yalanlar daha çok hayat tarzı ve fikirleri ile ilgili olabilir. Dışardan sert görünse de içinde kırılgan bir yapıya sahip olan akrepler muhafazakâr bir hayat tarzına kendilerini kaptırırlar ama dışarıya çok açık fikirli ve rahat bir imaj yaratırlar. Bu nedenle onunla tanışıp vakit geçirdikten sonra aslında geleneksel bir kafa yapısına sahip olduğu gerçeğiyle yüzleşebilirsiniz.


Yay

Yay burçları yalanlarını çevrelerine değil bir otoriteye yönlendirirler genellikle. Arkadaş gurubunda çok aranan ve sevilen bir mizaçları vardır. Bunun yanında kendileri olabilmek için verdikleri mücadelede karşılarında engel olarak otorite çıkar. Bu nedenle ebeveynlerine ve patronlarına sık sık yalan söylediklerine rastlayabilirsiniz.


Oğlak

İnsanlarla iletişimlerini genellikle onları nasıl kullanabileceği üzerinden kurarlar. Bu nedenle zaman zaman çevrelerindeki insanlara karşı çirkinleşebilirler. Bunuysa "aslında iyi bir insanın" diyerek kamufle etmeye çalışırlar. Ama bu büyük bir yalan olabilir.


Kova

Asi ve sert imajları, haksızlığa asla tahammül etmemeleri onların çevrelerine söyledikleri "benim hislerim yok" yalanını hemen ele verir. Toplumsal olaylara karşı son derece duygusal tepkiler verebilir düşünmeden hareket edebilirler. Kendileri ile baş başa kaldıklarında etraflarındaki duvarı birden yıkıp tüm duygularını dışarı vurabilirler.


Balık

Gözyaşları her daim akmaya hazır olan balık burçları genellikle gözyaşlarının sebebi ile ilgili yalan söylerler. Gözüme bir şey kaçtı, soğan doğruyorum bunlardan bazılarıdır. Ama en büyüğü "hayır izlediğim filmdeki kurgusal karakter için ağlamıyorum" dur.


b3b00a2d17374905a82bdcc6b935a61b

17 Haziran 2020 Çarşamba

İlişkide saklanması gereken konular

Özel hayatınızda yaşadığınız ve huzursuz olduğunuz sorunları sizi dinleyecek biriyle paylaşıp rahatlayabilirsiniz. Ancak ilişkiniz hakkında bazı konuları paylaşmamanız gerekebilir. O konuları sizin için listeledik. İşte ilişkiniz hakkında anlatmamanız gereken konular...

ABONE OL


Aldatılma

Eğer aldatılırsanız ve sevgilinizi terk ederseniz, bütün arkadaşlarınıza bunu söyleyebilirsiniz. Ama aranızı düzeltmek üzereyseniz bu konuda konuşmamanızda fayda var çünkü siz sevgilinizi affetseniz bile arkadaşlarınız affetmeyecektir.

Parasal sorunlar

Kendi parasal sorunlarınız hakkında konuşsanız da sevgilinizin parasal sorunları hakkında konuşmayın. Pek çok insan bu konuyu bir zayıflık olarak görür ve bu kimsenin geçilmemesi istenen bir çizgidir.

Kavga

İlişkiniz hakkında konuşmanız ve kavga ettiğinizi söylemeniz sorun değildir. Ancak tarafsız bir fikir istemediğiniz sürece ayrıntılara girmemenizde fayda var.

Sürekli şikayet

İlişkiniz hakkında sık sık şikayet etmek soruna neden olabilir. Arkadaşlarınız olayı sadece sizden dinliyor olacaktır ve sevgilinizin cevap hakkı olmayacaktır. Kısa süre içinde arkadaşlarınız da sevgilinize negatif bir açıdan bakmaya ve ayrılmanızı desteklemeye başlayacaktır.

Sevgilinizin eski ilişkileri

Arkadaşlarınızın, sevgilinizin eski ilişkileri hakkında bilgi sahibi olmasına hiç gerek yok. Dört yıl önce kiminle birlikte olduğu sadece sevgilinizi ilgilendiren bir konudur, arkadaşlarınızı ilgilendirmez.

Cinsel yaşam

Arkadaşınıza cinsel hayatınızı detaylarıyla anlatmayın.

Karşılaştırma

Son olarak yeni sevgilinizi eski sevgiliniz ile kıyaslamak sorundan başka bir işe yaramayacaktır. İlişkiniz hakkında özel konuları paylaşmak bir yana, kıyaslama yapmak yeni ilişkinize de çok zarar verecektir.

5a316dfefe1a4790a136979d9b1f0510

Sıvı tüketimini azaltmak idrar kaçırmayı önler mi?

İdrar kaçırma, böbrek taşı, kronik idrar yolu enfeksiyonu, kalp damar rahatsızlığı, metabolik ve sinir sistemi hastalıkları olan kişilerin uzun süre susuz kalmamaları gerektiğinin altını çizen Kontinans Derneği Başkanı Prof. Dr. Tufan Tarcan, özellikle solunum ve terle sıvı kaybedilen yaz aylarında bol sıvı tüketiminin önemli olduğunu vurguladı.

İdrar kaçırma ya da aşırı aktif mesaneye bağlı olarak sık idrar ve ani sıkışma hissi sorunu yaşayan bazı hastaların bu sorunları ile sıvı tüketimini azaltarak başa çıkmaya çalıştıklarını belirten Prof. Dr. Tufan Tarcan, "İdrar kaçırma sorunu yaşayan kişiler, günlük sıvı tüketimine ve özellikle tükettiği sıvı kalitesine dikkat etmelidir. En kaliteli sıvının su olduğu unutulmamalıdır. Aşırı tüketildiğinde çay ve kahve mesane üzerinde uyarıcı etkiye sahiptirler. Bir zararı olmadığı düşünülen siyah çayın içindeki teofilin, kahvenin içindeki kafein idrar torbası üzerinde uyarıcı etkide bulunurlar. Alkollü içeceklerin de vücutta dehidratasyona yani susuzluğa susuzluğa neden olduğu akılda tutulmalıdır. Aynı şekilde endüstriyel içeceklerin mesane üzerindeki etkilerinin yanında metabolizma üzerindeki zararlı etkileri de bilinmektedir.

İçeriği bilinmeyen bitki çayı karışımlarına dikkat!

Son zamanlarda karşımıza çok sık çıkan bir diğer durum ise bitkisel çaylarını ve destekleyici olduğu söylenen bazı tezgah üstü satılan vitamin, mineral ya da bazı diğer maddeleri içeren ürünleri çok yoğun ve bilinçsiz tüketen kişilerin yaşadıkları idrar sorunlarıdır. Farklı bitkilerden hazırlanan çaylar, vücuda çok farklı etkilerde bulunabilir. Özellikle içinde ne olduğunu bilmediğimiz karışımlardan uzak durulmalı ve tüketim miktarına dikkat edilmelidir. Bu tür içeceklerin doktor önerisi olmadan kullanılmasını sakıncalı görüyoruz.

Sıvı tüketimini azaltmak idrar kaçırmaya çare değil!

İdrar kaçırma sorunu yaşayan kişiler ilk olarak sıvı tüketimini azaltmakta…Ancak sıvı tüketimini azaltmak doktorun önerdiği bazı özel durumlar hariç idrar kaçırma sorununu çözme yöntemi değildir. Sıvı tüketim miktarının azaltılması kişide kısmi bir rahatlık ya da idrar kaçırmadan duyduğu rahatsızlığın derecesini azaltmaya yarayabilir ancak idrar yolu enfeksiyonu, böbrek taşı oluşumu hatta kalp damar hastalıkları ve sinir sistemi hastalıkları gibi farklı patolojik sorunlara yol açabilir.

Bu nedenle idrar kaçırma sorunu yaşayan kişilerin en son yapması gereken şey idrar kaçırma miktarını azaltmak amacıyla sıvı tüketimini azaltmaktır.

Gece idrar kalkma sorunu yaşayan kişiler için sıvı alımının zamanlaması önemlidir

İdrar kaçırma sorunu yaşayan kişiler için sıvı alımının zamanlaması önemlidir. Özellikle gece uykudan uyanarak tuvalete gitme sıkıntısı yaşayan kişilerin akşam yemeklerinden sonra çok fazla sıvı tüketmemesi gerekir. İnsan biyolojisi gece kesintisiz uyumak üzerine ayarlanmıştır. Ancak, uyumadan önce gerçekleşen aşırı sıvı alımı uykunun bölünmesine, buna bağlı ek tıbbi sorunlara ve yaşam kalitesi düşüklüğüne neden olacaktır.

Elbette, erkeklerde prostat rahatsızlıkları hem kadınlarda hem erkeklerde mesanenin yaşlanması ile ortaya çıkan mesane depolama bozuklukları ve kardiyovasküler (kalp ve damar) sistem bozuklukları ve hormonlar rahatsızlıklar da gece idrara çıkmanın tedavi edilebilir nedenleri arasındadır.

Çocuklarda gece idrar kaçırma (enürezis noktürna) ya da aşırı aktif mesane gibi hastalıkların tedavisinde sıvı alımının düzenlenme yöntemi kullanılmaktadır. Sıvı alımının düzenlenmesi su tüketiminin azaltılması olarak algılanmamalıdır. Sadece miktar değil, zamanlama ve içilen sıvı kalitesi de önemlidir. Örneğin, tekrarlayan sistit ve ağrılı mesane sendromunda ve elbette böbrek taş hastalığında tam tersi içilen su miktarının artırılması önerilir. Sıvı tüketiminin azaltılması ve susuzluk özellikle yaşlı kişilerde birçok ciddi sonuçlara yol açabilir. Bu nedenle idrar kaçırma gibi üroloji ile ilgili bir sorun yaşandığında bir hekime başvurulmalı ve sorunun nedeni araştırılarak nedene göre bir tedavi yolu çizilmelidir. Unutulmamalıdır ki, idrar kaçırma sorununun zihinsel gerilemesi olan hastalarımız dışında tedavisi mümkündür. Zihinsel gerileme nedeniyle zaman ve yer bilincini kaybeden ya da tedavisi devam eden hastalarda ise mesane pedleri kullanılarak hijyen sağlanabilir." dedi.

155a8a94a82943d396b58a7b646153bd

Kıvırcığın faydaları nelerdir?

Besin maddeleri açısından son derece zengin ve sağlıklı olan kıvırcığın pek çok faydası var. İşte kıvırcığı sağlığa yararları...



Besin maddeleri açısından son derece zengin ve sağlıklı olan kıvırcığın pek çok faydası var. İşte kıvırcığı sağlığa yararları...
Besin maddeleri açısından son derece zengin ve sağlıklı olan kıvırcığın pek çok faydası var. Özellikle parlak renkli ve diri görünüme sahip olanları tüketilmesi gerekenler arasında en iyi olanlarıdır.
 
İşte kıvırcığın 4 önemli faydası:
 
A vitamini kaynağı
Kıvırcık A vitamini yönünden oldukça zengindir. A vitamini sayesinde cildinizin sağlıklı olmasında ve gözlerinizin iyi görmesinde yardımcı olur.
 
Kemikleri güçlendirir
Kıvırcık, kemikleri güçlendirici K vitamini içerir. K vitamini aynı zamanda Alzheimer hastalığının önlenmesinde de yardımcıdır.
 

 
Doğurganlığı geliştirir
Bolca folik asit ve C vitamini içerir. Bu sayede hem kadında hem erkekte üreme sağlığını geliştirir. Böylece doğurganlık oranını da artırır. C vitamini ise; bağışıklık sistemini geliştirerek enfeksiyonlara karşı yardımcı olur.
 
Mineral kaynağı
Demir, manganez, bakır, kalsiyum, magnezyum, potasyum ve mineral yönünden zengin olan kıvırcık, vücutta metabolizma hızını arttırır. İçerdiği kalsiyum sayesinde diş ve kemiklerin güçlenmesini sağlar. Demir ve bakır sayesinde ise vücuttaki kırmızı kan hücrelerinin üretiminde yardımcıdır.
 



b2b30123d96b4c9986c8990f802d5958

'Kafamı bir türlü toparlayamıyorum...'

Bazen ciddi bir sorun olmamasına rağmen dikkatimizi toplamakta zorlanır, kaybolmuş hissederiz. Uzman görüşlerinden derlediğimiz bu öneriler böyle zamanlarda yardımcı olabilir.



Bazen ciddi bir sorun olmamasına rağmen dikkatimizi toplamakta zorlanır, kaybolmuş hissederiz. Uzman görüşlerinden derlediğimiz bu öneriler böyle zamanlarda yardımcı olabilir.
Hepimiz bazen kendimizi kaybolmuş hissederiz. Böyle zamanlarda, ne zaman kendinizi dizlerinizin üzerine çökmüş, bitmiş, dibe çökmüş hissetseniz, kapıdan ilk çıkıp giden de yeniden ayağa kalkabileceğiniz hissi olur.
 
Deva bazen ya çok yemek olur ya hiç yememek. Yataktan çıkmamak, yeterince su içmemek… Bazen alkolde çözümü aramak… Kendine olan saygıyı ve sevgiyi tamamen kaybetmek... Bazen, umursamamak, çok daha kolay oluyor böyle durumlarda.
 
Ancak, biraz zamanda ilerleyince, bu klasik davranışların, dibe vurup da bir daha çıkamamaların hiçbir faydası olmadığına ikna oluveriyor insan. Hatta bu depresyon köşelerine çekilip de bir daha hiç çıkmama halleri, iyileşmekten ve ileriyi görmekten alıkoyuyor insanı. Yalnız elbette ki bunu anlamak da, anlamaya rağmen olumlu bir sonuç ortaya koyabilmek de çok zor. İşte biz de sizler için bazı başlıklar derledik. Bu başlıklarda basit ama etkili bir takım yöntemler bulacaksınız. Bu yöntemler belki de baştan sağlamanızı yavaş da olsa sağlamaya başlayacaklar ve depresyon köşesine çekilmeden, dibe vurma hissini, kaybolmuşluk hissini azaltmanızı sağlayacaklar.
 

 
Kendinizi motive olamadığınız için suçlamayın; böyle olmasına izin verin
Her zaman motivasyon denilen duygunun ışıl ışıl parlayan ve bizi doğru yere götürecek olan duygu olduğunu düşünmüşüzdür. Ne olursa olsun, durum ne olursa olsun motivasyon yerinde olduğu sürece her şeyi başarabileceğimize inanırız. Hele de yapılması gereken şey çok ama çok önemliyse, hep motive olmalı ve onu yapmayı hep çok istemeliyim, değil mi?
 
Aslında pek de değil.
 
Zaman geçtikçe insanın düştüğü de olur kalktığı da. Bazen o kadar düşmüş hissedersiniz ki bir köşede sadece durmak istersiniz çünkü yürümek çok meşakkatlidir. Bazen durmayı, durmanız gerektiğini kendinize söyleyin. Bundan suçluluk duymayın. Kendinize durmak ve dinlenmek, nefes almak için zaman ve mekan ayırın, kendinizi yeniden hareket etmeye kademeli olarak ikna edin ve adımlarınızın sizi nereye götürmesini istediğinize karar verin.
 

 
Kalkar kalkmaz gününüz için amaçlar belirleyin
Hayat size o bilindik oyunlarını oynamaya başladığında en önemli hissiyatınız amaçsızlık olmuyor mu? Günün en önemli saati bu durumlarda uyandığınız ilk andır. Eğer bir saniye düşünüp kendinizi bir şeye adar, basit bir şey planlarsanız, en basitinden olumsuz şeyler yerine olumlu şeyler düşünürseniz, gününüz biraz daha iyi geçebilir:
 
-       Hayatta sahip olduğunuz ve şükredeceğiniz 3 şeyi düşünün. Bunu uyanır uyanmaz yapın ve şükredin. İyi gelecektir.
-       Önünüzde duran gün için basit bir amaç belirleyin. Basit bir sorunu nasıl çözeceğinizle ilgili düşüncelere dalın mesela. Ya da basitçe, o gün kendinizi daha neşeli hale getirmek için ne yapabileceğinizi düşünün.
 
Bu düşündüğünüz şeylerin zor ya da meşakkatli olmasına gerek yok. Sizin için bir anlam ifade etsin, yeterli.
 

 
Yeterli ve kaliteli uyumayı öncelik haline getirin
Uzun zamanlar boyunca stres dolu bir yaşantı sürdüğünüzde, anksiyete bozukluğu en yakın arkadaşınız oluveriyor. Anskiyete bozukluğu da uyumayı, uykuda kalmayı zorlaştırıyor.
 
Düzenli bir uyku düzeni anksiyetenin rahatlamasında en önemli etkenlerden bir tanesi. Kendinizi iyi hissettikçe asıl önemli olanın uyku olduğunu ve bunu öncelik olarak hayatınıza sokmanız gerektiğini anlayacaksınız:
 
Saat 8'de bilgisayarı kapatın
Her gece yatağa aynı saatte gidin
Kafeinden mümkün mertebe uzak durmaya çalışın.
Yatmadan önce günün stresinden sizi uzaklaştıracak ve sizi yatıştıracak aktiviteler yapın, okumak, telefonla konuşmak, meditasyon yapmak gibi…

 
Eğer 7 saatlik gece uykusunu kesintisiz almakta zorlanıyorsanız bu tarz aktiviteler uykunuzun uzamasını da sağlayacaktır.
 
Duygusallık yerine mantığa odaklanın
Eğer bütün hayatınızı mizacı duygusal bir insan olarak geçirdiyseniz o zaman yaşadığınız tüm problemleri bu gözle görmeniz mümkün, çok çabuk depresyona girmeniz ve devayı yemek yemekte bulmanız mümkün.
 
Depresyon köşesine koşup saklanmanın ancak ve ancak işleri daha kötü yaptığı ortada. Duygusallığı beslediğiniz müddetçe o köşeden gidemeyeceksiniz.
 
Ne zaman ki o şarap şişesi size cazip görünmeye başladı, kendinize bunun probleminize ne faydası olduğunu sorun. Kendinize cevap veremediğiniz her durumda aslında mantıksız bir yolda olduğunuzu da fark edeceksiniz.
 
Hareketin gücünü hafife almayın
Vücudunuz ve siz bir bütünsünüz ve bu iki varlığın birbiriyle müthiş bir senkron içerisinde çalışması söz konusudur. Depresyon köşesine çekildiğinizde bu senkron bozulur ve işler istediğiniz gibi gitmemeye başlar. Şunu unutmayın ki beden ve ruh bu uyumu kaybederse zaten mutlu olamazsınız.
 
Spor ve egzersiz demek her zaman bedeni fit tutmak ya da kasları çalıştırmak maksadıyla yapılmamalı. Spor çoğu zaman zihninizin bedeninizi anlamaya çalışmak için gösterdiği çabadır. Sporla yapılandırılmış direnç yalnızca vücut için değil ruh için de sonsuz bir güç kaynağına dönüşür.
 
Her gün sizi daha güçlü yapacak yeni bir şey öğrenin
Ne zaman boğazınıza düğümlenen o acı hissiyle debelenseniz, iç sesiniz size bununla baş edemediğinizi çünkü buna yeterli yeteneğinizin, iç görünüzün ya da zihninizin mevcut olmadığını söyler.
 
Bu yüzden aslında insanların kendine hedefler koyması gerekir. Aslında kendini geliştirmeyle ilgili değildir bu, zihnin odak noktasını kaydırmakla ilgilidir. Sizden daha çok bilen, sizden daha çok görmüş, sizden daha fazlasını yaşamış birinin fikirlerini ve iç dünyasını dinlemek hem size bir dizi yeni şey öğretecektir hem de zihninizi meşgul tutacaktır ve böylelikle daha fazla kötü şeyleri düşünemeyeceksiniz.
 

 
Bu hedeflerin öyle büyük olmasına gerek yok, ufak ufak hedeflerle başlamak yeterli olur. Ancak zamanla bu ufak hedeflerin etkilerinin ne kadar büyük olduğunu siz de göreceksiniz. Bu sizi zamanla daha güçlü yapacak, kendiniz ve yaşadıklarınızla ilgili daha güvenli olmanızı sağlayacak ve aldığınız kararların sağlığını arttıracaktır.
 
Kendinizi hissettiğiniz yer ne kadar uzak olursa olsun, ne kadar kaybolmuş olursanız olun şunu unutmayın; geri dönüş yolu her daim var. Bir tek şeyden emin olmak zorundasınız, o dönüş yolu hep sizin içinizden başlıyor, başka bir yerden değil.



02565d59321b42b78554a30bad6e1aec